30 Nisan 2014 Çarşamba

Bir İtalya Rüyası: Capri!



İtalyan mutfağı, keyif, limon kokusu, deniz, güneş seviyorsanız ve "dolce vita" hayat sloganınız ise Capri tam sizlik bir yer. Ben Napoli'den başlayan Capri, Positano, Amalfi ve Ravello ile devam eden bu tatilimi "rüya tatil" olarak tanımlıyorum. Ancak Capri o kadar güzeldi ki, her yaz gitmek isterim :)

Capri'ye yanaşırken
Adanın arka tarafı

Capri'ye ulaşmak aslında çok da zor değil. Napoli'ye uçtuktan sonra 45 dakikalık bir deniz otobüsü yolculuğu ile Capri'ye ulaşılıyor. Yaz aylarında deniz otobüsünde yer bulmak biraz daha zor oluyor haliyle ve bilet kuyruğu biraz uzuyor. Ancak biletinizi internetten de alabiliyorsunuz.

Deniz otobüsünden Capri'nin limanında iniyorsunuz, Marina Grande. Oldukça kalabalık ve daha çok günübirlikçilerin dolaştığı bir yer burası. Limanın biraz ilerisinden Capri'nin birçok yerine (zaten çok büyük bir ada değil) otobüsler kalkıyor. Ancak otobüslerin minicik olması otobüste tek ayak üzerinde, virajlarda kendi kendinize savaş vermenize neden oluyor. İnanın bütün yollar daracık ve virajlardan oluşunca, havanın sıcağı da buna eklenince yavaş yavaş kendinizi püfür püfür konforlu Capri taksilerinde bulmaya başlıyorsunuz. :)

Küçücük Capri otobüsü :)

Konforlu Capri taksileri :)
Bizim otelimiz Ana Capri'deydi. Adanın merkezi Capri Town olarak geçiyor. Merkezde kalmak diğer yerlere göre daha pahalı (Capri'nin zaten pahalı bir ada olduğunu düşünürseniz bir kıyas yapabilirsiniz belki). Capri Town tabii ki gündüzleri de akşamları da çok canlı. Daracık sokaklarda gidip gelen insanlarla dolu. Bütün dar sokaklar ana meydana açılıyor. Ancak ben yine de merkez dışında bir otelde kalmayı tercih ederim, sakinlik aradığım için. Eğer bütçeniz el veriyorsa, tabii ki J.K Palace'ı tercih ediniz! :) Rüya gibi bir otel.

Faro 

Otelinize yerleştikten sonra bence kendinizi bir sahile atın. Öğleni geçtiyse saat, yarım gün parası verin (evet sahillerin güzel olanları paralı). Faro; deniziyle, yemekleriyle oldukça güzel bir sahil. Zaten yemeklerin hemen hemen hepsi güzel Capri'de. Bu seyahatinizde Buffalo Mozerella'ya ve lezzetli domatese, midyeye doyacaksınız, emin olun!




Akşamüstü olduğunda sahil dönüş duraklarında otobüs kuyrukları uzayıp gidiyor. Taksi yine en kolay çözüm oluyor. Da Luigi beach de gidebileceğiniz bir başka fevkalade yer. Buraya gidiş de dönüş de oldukça ilginç ve keyifli. Da Luigi'ye araçla ulaşım yok. Bu nedenle ya Capri merkezden yürüyerek ormanın içinden merdivenlerden inerek ulaşıyorsunuz ya da Marina Piccola'dan işletmenin tekne servisi ile. Biz giderken ormanın içinden inmeyi tercih ettik. Bu uzun iniş, parmak arası terliklerle biraz zorlu bir seyahat olsa da keyifliydi (sonunda bacaklarda bir titreme olmadı değil). Dönüşü kişi başı 5 Euro verip tekneyle yapmak çok daha mantıklı, o kadar merdiven çıkılamaz çünkü!


Da Luigi


Capri merkezde arada kalmış, daha çok italyanların bildiği bir restaurant var, Edivino. Sahipleri ingilizce bilmiyor. Çok cici bir bahçesi var ve hayatımda yediğim en güzel "melanzane alla parmigiana"yı burada yedim. Deneyin derim! Ve ne yazık ki bir başka akşam, prensiplerimizden sapıp turistler tarafından çok meşhur olan "Da Paolino"ya gitmek gibi bir hata yaptık. Yemekhane gibi, havasız, gürültülü, anlamsız bir yer. Limonlu kremalı makarna ısmarladım, yiyemedim. İtalya'da yiyip yiyebileceğim en kötü makarnaydı herhalde, çamur gibiydi. 

Limon desenli seramik bank

Otelimizin bahçesi ve limon ağaçları


Capri'nin limonları kocaman, bildiğiniz limonlardan değil. En küçüğü iki yumruk büyüklüğünde diyebilirim. Her yerde limon temasını görebilirsiniz bu nedenle. Limon kokulu bu adanın çevresini tekneyle dolaşmak ve arabayla ulaşımın olmadığı yerlerde denize girmek ise Capri'nin olmazsa olmazı diyebilirim. Biz dört saatlik tekne kiralamıştık ve fazla fazla yetmişti. Teknede limoncello ikramı, sizin istediğiniz yerlerde istediğiniz kadar durulması ise olaya daha da keyif katıyor. Tekneyi iyi seçmek önemli! Biz tekne sahibiyle gitmeden önce internetten mail yoluyla anlaşmıştık. 

Tekneyle gidebileceğiniz grotto'lar

Kısacası Capri her yaz gidilebilecek bir yer. Uzun haftasonu için bile uygun. Unutmadan, merkezdeki dondurmacıdan kesinlikle en azından bir top dondurma yemeden dönmeyin! Bir topla yetinmeyeceğinize eminim :)

Efsane dondurmacı!


Capri seyahati ile ilgili daha çok bilgi ve organizasyon için bana ulaşabilirsiniz; isvecan@gmail.com